القائمة الرئيسية

الصفحات

سر النجاحسر النجاح 

كان هناك رجل يجلس بمفرده فى الحديقة، واضعًا رأسه بين كفيه مستغرقًا فی التفكير، لقد كان رجل أعمال انهارت أعماله وأصبح علی مشارف الإفلاس، لم يتمكن من إصلاح الوضع بشتي الطرق، فمن ناحية كان المقرضون له يضغطون عليه ومن الناحية الأخرى كان هناك جموع من الناس تنتظر سداد دينه، كان يشعر بضيق شديد، ولم يتمكن من إيجاد حل، لقد جاء إلى الحديقة لتخفيف همه قليلًا، حينئذٍ وقف أمامه رجل مسن وسأله قائلًا "تبدو حزين للغاية من الواضح أن هناك ما يزعجك، أترغب في مشاركتي إياه؟"، وبعد أن أستمع إلى شكواه قال له "يمكنني أن أساعدك"، وأخرج دفتر شيكاته، ثم سأله عن اسمه وكتب له شيك وقال له "هذا المال لك، سوف تدفعه لي عندما نلتقى هنا بعد عام" واختفى الرجل المسن بسرعة كما جاء، اندهش الرجل للغاية وبعد فترة نظر إلى الشيك الذي بيده، لوهلة لم يصدق عينيه، فقد كان شيك بمائة ألف دولار، وكان التوقيع الذي عليه يعود إلى أحد أغنياء الدولة المعروفين، فكر في بادئ الأمر أن يسدد ديونه على الفور، ولكنه تراجع عن صرف الشيك بعدما تذكر أنه سيدفع هذا الدين العام المقبل، ثم وضع هذا الشيك الثمين في خزنته، وبذل كل جهده فى العمل مرة أخرى، بتفاؤل جديد وثقة في الشيك الذى فى خزنته، وبدأ في تقييم جميع أعماله ووضع خطط جديدة لدفع ديونه ، كانت أعماله الجيدة تجلب له مزيداً من العمل، بعد عدة أشهر تمكن من إعادة الأمور إلى نصابها مرة أخرى، ومع مرور الوقت سدد جميع ديونه، حتي أنه بدأ فى تحقيق مكسب، لقد عمل سنة بأكملها بلا توقف، ثم ذهب إلى الحديقة بعد عام كامل و في يده الشيك الذى لم يُصرف منتظراً حلول الميعاد المتفق عليه، وفي الميعاد رأي الرجل المسن يأتي تجاهه بسرعة بينما كان على وشك إعطائه الشيك وإخباره بقصة نجاحه جاءت ممرضة راكضة وأمسكت بالرجل المسن، ثم قالت "سعدت لإيجاده  آمل إلا يكون قد ازعجك إنه يهرب من دار المسنين باستمرار ويأتي إلي هذه الحديقة، ويخبر الجميع أنه فاحش الثراء"، ثم أمسكت بذراع الرجل المسن و ذهبوا سويًا، وبقى رجل الأعمال مصعوقا من المفاجأة، لقد باشر أعماله معتقدًا وجود مائة ألف دولار خلفه طيلة سنة كاملة ثم أدرك أن الشيء الذى غير مجرى حياته ليست الأموال بل إيمانه و ثقته بنفسه. سر النجاح لا يكمن فيما يوجد فى خزنتنا لكن فيما في عقولنا وقلوبنا فلا تبحث عنه فى مكان آخر.

النص الأصلي 

BAŞARININ SIRRI

سر النجاح

Adamın biri tek başına parkta oturuyor, başı ellerinin ara‐ sında kara kara düşünüyordu. İşleri bozulmuş, iflasın eşiğinde bir işadamıydı kendisi. Ne yaparsa yapsın bir türlü durumu düzeltemiyordu. Bir taraftan kredi verenler onu sıkıştırırken, diğer taraftan da bir sürü insan ödeme bekliyordu. Çok bunalmıştı ve hiçbir çıkış yolu bulamıyordu. Zaten parka da can sıkıntısını biraz hafifletmek için gelmişti. O sırada önünde yaşlı bir adam durdu: “Çok üzgün görünüyorsun. Seni rahatsız eden bir şey olduğu belli... Benimle paylaşmak ister misin?” diye sordu yaşlı adam. İşadamının yakınmalarını dinledikten sonra da, “Sana yardım edebilirim.” dedi. Çek defterini çıkardı. İşadamının adını sordu ve ona bir çek yazdı. Çeki ona verirken de şöyle dedi: “Bu para senin. Bir yıl sonra seninle burada buluştuğumuzda bana olan borcunu ödersin. Hadi al!” dedi. Ve yaşlı adam geldiği gibi hızla gözden kayboldu. Adam elinde çek öylece kalakaldı. Neden sonra elindeki çeke bakmayı akıl edebildi. Bir an gözlerine inanamadı. Çekte yüz bin dolar yazıyordu ve imza ise ülkenin önde gelen zenginlerinden birine aitti. “Tüm borçlarımı hemen ödeyebilirim” diye düşündü ilkin. Ardından bir yıl sonra borcunu geri ödeyeceğini düşünerek çeki bozdurmaktan vazgeçti. Bu değerli çeki kasasına koydu. Onun kasasında olduğunu bilmenin güveniyle yepyeni bir iyimserlikle işine tekrar dört elle sarıldı. Küçük büyük demeden tüm işleri değerlendirmeye başladı. Ödeme planlarını yeniden yapılandırdı. İyi yapılan işler yeni işleri doğurdu. Birkaç ay sonra tekrar işlerini yoluna koyabilmişti. İlerleyen zamanda ise borçlarından tümüyle kurtulmuştu; hatta para kazanmaya başlamıştı. Tüm bir yıl boyunca çalıştı durdu. Tam bir yıl sonra, elinde bozulmamış çek ile parka gitti. Kararlaştırılmış saatin gelmesini bekledi. Tam zamanında yaşlı adamın hızla ona doğru geldiğini gördü. Tam ona çekini geri verip başarı öyküsünü paylaşacakken bir hemşire koşarak geldi ve adamı yakaladı. Hemşire “Onu bulduğuma çok sevindim, umarım sizi rahatsız etmemiştir!” dedi. “Çünkü bu bey sürekli olarak huzur evinden kaçıp, bu parka geliyor. Herkese kendisinin çok zengin biri olduğunu söylüyor.” diye ekledi. Hemşire adamın koluna girip onunla birlikte uzaklaştı. İşadamı şaşkın bir şekilde öylece donup kaldı. Bütün bir yıl boyunca arkasında yüz bin dolar olduğuna inanarak işler almış, yapmış ve satmıştı. Birden, hayatının akışını değiştiren şeyin para olmadığını fark etti. Hayatını değiştiren şey yeniden kendinde bulduğu kendine güven ve inançtı. Başarının sırrı, kasamızda duran değil, kalbimizde ve kafamızda olanlardır. Başka yerde aramaya gerek yok.

تمت الترجمة بواسطة: هاجر السيد 

التنقل السريع